Feerselnâ fîhim rasûlen minhum eni-’budû(A)llâhe mâ lekum min ilâhin ġayruh(u)(s) efelâ tettekûn(e)
Onlara da kendi içlerinden: "Yalnız Allah'a ibadet edin. O'nun dışında sizin başka ilahınız yoktur, yine de sakınmayacak mısınız?" (desin) diye elçi(ler) gönderdik.
Derken onlara, kendi cinslerinden bir peygamber gönderdik de kulluk edin Allah'a dedi, yoktur size ondan başka bir mabut, hala mı çekinmezsiniz?
Onlara kendi aralarından elçi gönderdik. O da onlara: “Allah'a ibadet edin, çünkü sizin O'ndan başka gerçek ilahınız yok” dedi. Buna rağmen hâlâ akıllanıp da küfür ve şirkten sakınmayacak mısınız?
Onların da aralarında:
“Allah'ı ilâh tanıyın, candan müslümanlar olarak Allah'a bağlanın, saygıyla Allah'a kulluk ve ibadet edin. Sizin Allah'tan başka tanrınız yoktur. Hâlâ günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, Allah'a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetli davranmayacak, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olmayacak mısınız?” diyen, özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere, içlerinden Rasuller görevlendirdik.
Onların içlerinde de kendilerinden bir elçi gönderdik. "Allah'a kulluk edin. Sizin için O'ndan başka ilâh yoktur. Artık sakınmaz mısınız?" diye.
Onlara da kendi içlerinden: 'Allah'a ibadet edin. O'nun dışında sizin başka ilahınız yoktur, yine de sakınmayacak mısınız?' (desin) diye içlerinden bir elçi gönderdik.
Onlara da içlerinden bir peygamber (Hûd'u) gönderdik ki, şöyle desin: “- Allah'a ibadet edin; sizin ondan başka hiç bir İlâh'ınız yoktur. Artık Allah'ın azabından korkmaz mısınız?”
Onlara “Yalnızca Allah’a kulluk edin! O’ndan başka mabudunuz yoktur. Artık kendinizi (küfür ve müşriklikten) korumayacak mısınız?” diyen ve kendilerinden olan bir elçi gönderdik.
Onlara içlerinden, “Allah'a kulluk ediniz, sizin O'ndan başka hiçbir tanrınız yoktur, saygı duymuyor musunuz?” diyen bir peygamber gönderdik.
Onlara da: “Allah'a kulluk ediniz, O'ndan başka bir ilahınız yoktur, O'na karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?” diyen kendilerinden bir peygamber (olan Hud'u) gönderdik.
Onlara aralarından: "Allah"a kulluk edin, O'ndan başka tanrınız yoktur, sakınmaz mısınız?" diyen bir elçi gönderdik.*
Onlara, kendilerinden, “Allah’a kulluk edin, sizin O’ndan başka hiçbir ilâhınız yoktur, hâlâ O’na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” diye öğüt veren bir peygamber gönderdik.
Onlar arasından kendilerine: «Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka bir tanrınız yoktur. Hâla Allah'tan korkmaz mısınız?» (mesajını ileten) bir peygamber gönderdik. *
Onlara, aralarından bir elçi gönderdik: "ALLAH'a kulluk ediniz, sizin ondan başka bir tanrınız yoktur. Saygı gösterip erdemli davranmıyacak mısınız?"
Bunun üzerine, onlar arasından kendilerine, "Allah'a kulluk edin; çünkü sizin O'ndan başka bir tanrınız yoktur. Hâlâ Allah'tan korkmaz mısınız? (mesajını ileten) bir resul gönderdik.
Onların içinde de kendilerinden bir Resul gönderdik şöyle ki: Allaha ıbadet edin ondan başka bir tanrınız yok, artık korunmaz mısınız?
Onlara da aralarında kendilerinden bir peygamber gönderdik. «Allaha kulluk edin. Sizin Ondan başka hiçbir Tanrınız yokdur. (Haalâ azâb-ı ilâhîden) sakınmayacak mısınız?» (dedi).
Onlara da içlerinden: “Allah'a kulluk edin; sizin için O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Hiç sakınmaz mısınız?” diye (kendilerine nasîhat etmesi için) bir peygamber gönderdik.
“Eğer sizin gibi bir insana itaat ederseniz, o zaman kaybedenlerden olursunuz.”
Onlara da kendi içlerinden, “Allah'a ibadet edin. O'nun dışında sizin başka ilahınız yoktur; yine de sakınmayacak mısınız?” (desin) diye bir peygamber gönderdik.
Ve onlara da, kendi içlerinden bir elçi gönderdik: “Allah’a gönülden boyun eğin ve yalnızca O’na kulluk edin! Zira sizin, O’ndan başka otoritesine kayıtsız şartsız boyun eğeceğiniz bir efendiniz, bir ilâhınız yoktur! Şu hâlde, dürüst ve erdemlice bir hayat yaşayarak kötülükten, günahtan sakınmayacak mısınız?”
Onlara da kendi içlerinden: “(sadece) Allah’a kulluk edin. Sizin için Ondan başka bir ilâh yoktur. Hâlâ sakınmayacak mısınız?” (desin diye) Peygamber gönderdik.
Onlara kendi içlerinden elçi gönderdik; [bu elçi de onlara aynı şeyi söyledi:] “[yalnızca] Allah'a kulluk edin; çünkü sizin O'ndan başka tanrınız yok. Buna rağmen, yine de O'na karşı sorumluluk duymayacak mısınız?” 17
Ve onların içinden de, kendilerine “Yalnız Allah’a kulluk edin! Sizin O’ndan başka bir ilâhınız bulunmamaktadır: hâlâ sorumluluk bilinciyle hareket etmeyecek misiniz?” diyen bir elçi gönderdik.
Onların içinde de onlardan bir peygamber gönderdik. Dedi ki: «Siz Allah'a ibadet edin, sizin için O'ndan başka bir ilâh yoktur. Artık ittika etmiyecek misiniz?»
Onların içinden “Yalnız bir Allah'a ibadet ediniz, zira sizin O'ndan başka tanrınız yoktur. Gerçek bu iken hâlâ şirkten sakınmaz mısınız? ” diyen bir peygamber gönderdik.
Onlara da kendi içlerinden: "Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka Tanrınız yoktur, (Allah'ın azabından) korunmaz mısınız?" diyen bir elçi gönderdik.
İçlerinden bir de elçi gönderdik. (onlara) “Allah’a kulluk edin. Sizin ondan başka tanrınız yoktur; kendinize çeki düzen vermeyecek misiniz?” (dedi.)
İçlerinden onlara:-Allah'a kulluk edin, sizin ondan başka bir ilahınız yoktur, sakınmaz mısınız? diyen bir peygamber gönderdik.
Onlara kendi içlerinden birer peygamber gönderdik de kendilerine “Allah'a kulluk edin,” dedi. “Ondan başka tanrınız yoktur. Hiç sakınmaz mısınız?”
Onlara da içlerinden şu yolda tebliğde bulunan bir resul gönderdik: Allah'a kulluk/ibadet edin. O'ndan başka tanrınız yok sizin. Hâlâ ürpermiyor musunuz?
And We sent among them a messenger of their own saying: Serve Allah. Ye have no other god save Him. Will ye not warn off (evil)?
And We sent to them a messenger from among themselves,(2894) (saying), "Worship Allah. ye have no other god but Him. Will ye not fear (Him)?"*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |