18 Nisan 2024 - 9 Şevval 1445 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Teğâbun Suresi 5. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Elem ye/tikum nebeu-lleżîne keferû min kablu feżâkû vebâle emrihim ve lehum ‘ażâbun elîm(un)

Daha önce kafir olanların haberi gelmedi mi size? Yaptıkları işin vebalini tattılar ve onlara elemli bir azap var.

Bundan önce inkâr edenlerin (küfre ve zulme yönelen kavimlerin) haberi size gelmedi mi? İşte onlar, (daha dünyada iken kötü) işlerinin vebalini tatmış (ve çeşitli belalara uğramış)lardır. (Ahirette de) Onlara acı bir azap vardır.

Geçmişte inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? Onlar işledikleri günahların cezasını dünyada çektiler, öteki alemde de onlar için acı bir azap vardır.

Daha önce kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek ört-bas edip inkârda ısrar edenlerin, küfre saplananların cezalandırılma haberleri size gelmedi mi? Onlar dünyada dine, mü'minlere karşı uyguladıkları kötülük planlarının cezasını tattılar. Onlara can yakıp inleten müthiş bir de azap vardır.

Daha önce inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? Onlar yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acıklı bir azap vardır.

Bundan önce inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? İşte onlar, işlerinin vebalini taddılar. Onlara acı bir azab vardır.

(Ey Kâfirler)! Bundan önce, kâfir olanların (helâk) haberi gelmedi mi size? Öyle ki, yaptıklarının cezasını (dünyada azab çekmekle) taddılar. Daha da onlara (ahirette) acıklı bir azab var.

Sizden önceki kâfirlerin haberi size gelmedi mi? Yaptıkları işlerin cezasını tattılar. (Ahirette de) onlar için elem verici bir azap vardır.

Daha önce inkâr edenlerin haberi size ulaşmadı mı? İşte onlar dünyada yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için elem verici bir azap da vardır.

Önce, kâfir olanların haberi gelmedi mi sizlere? imdi onlar işlerinin günahını tattılar, onlar için ağrıtıcı azap var

Daha önce inkârda direnenlerle ilgili bilgiler size ulaşmadı mı? Onlar yaptıklarının dünyalık cezasını çekmişlerdi. Ahirette de onlar için elem dolu bir azap vardır.

Eski zamân kâfirlerinin hikâyesini işitdiniz mi? Bunlar dünyâda fecî’ bir ’âkıbete uğrarlar ve âhiretde ’azâb-ı elîme dûçâr olurlar.

Daha önce inkar edip de, inkarlarının karşılığını tadan kimselerin haberi size gelmedi mi? Onlara, can yakıcı azap vardır.

Daha önce inkâr edip de inkârlarının cezasını tadanların haberi size gelmedi mi? Onlar için elem dolu bir azap da vardır.

Daha önce inkâr edip de yaptıklarının cezasını tadanların haberi size ulaşmadı mı? Onlar için elem verici bir azap daha vardır.

Daha önce inkâr edenlerin haberi size ulaşmadı mı? İşte onlar (dünyada) yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için acı bir azap da vardır.  

 Bunlar, Nuh, Hûd, Sâlih ve Lût peygamberlerin küfürde israr eden toplumlarıdır.

Daha önce inkar edip de yaptıklarının karşılığını tadanların haberi size ulaşmadı mı? Onlara acı bir azap vardır.

Önceden inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? (Onlar) işlerinin vebalini tattılar ve onlar için acı bir azap vardır.

Bundan evvel küfr edenlerin haberi gelmedi mi size? Ki yaptıklarının vebalini tattılar, daha da onlara elîm bir azâb var

Daha önce inkâr edenlerin (helâk) haberi size gelmedi mi? İşte onlar (dünyada) yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için (âhirette de) elem dolu bir azap vardır.

Daha önce gerçeği yalanlayan nankörlerin, yaptıkları şeylerin bedelini nasıl ödediklerinin haberi size gelmedi mi? Onlar için acı bir azap vardır.

Bundan evvel küfredib de işlerinin ağırlığını (dünyâda, çekib) tadanların haber (ler) i gelmedi mi size? Onlara (âhiretde de) elem verici azâb vardır.

Daha önce inkâr etmiş olanların haberi size gelmedi mi? (Onlar) işlerinin vebâlini(dünyada kısmen) tattılar(2) ve (âhirette) onlar için (pek) elemli bir azab vardır.

(2)İşlerinin vebâlini, azâbını daha dünyada iken tatmış olanlar; Hz. Nûh, Hz. Hûd, Hz. Sâlih ve Hz. Lût(aleyhimüsselâm)’ın kavimleridir. (Nesefî, c. 4... Devamı..

Yapmış oldukları işlerin karşılığı olarak acıklı azabı tatmış olan, önceki inkâr edenlerin haberleri size gelmedi mi?

Sizden önce tanımazlık edenlerin başına gelenleri duymadınız mı? İşte onlar ettiklerini buldular. Onlar için acıklı bir azap vardır.

Kâfirler! Sizden evvel gelen kâfirlerin haberini almadınız mı? Onlar dünyada işlerinin vebal ve akıbetini tattılar. Onlar için âhirette de acıklı bir azap vardır.

Daha önce inkâr edip de yaptıklarının vebalini (dünyada iken) tadanların haberi sana gelmedi mi? (Ahirette) onlar için can yakıcı bir azap vardır.

Bundan önce küfre sapmış bulunanların haberi size gelmedi mi? İşte onlar, işlerinin vebalini tattılar. Onlar için acı bir azap vardır.

Ey çağdaş zâlimler! Sizden önceki inkârcıların başlarına gelen ibret verici felâketlerin haberi size ulaşmadı mı? İnsanlık tarihini ibret nazarıyla inceleyin ve zâlimlerin sonlarının nasıl olduğunu görün! Onlar da sizin gibi azgınlık etmişler ve sonunda yaptıklarının cezasını çekmişlerdi. Fakat asıl cezayı âhirette çekecekler: Onlar için, can yakıcı bir azap var!

Önceden size, inkâr edenlerin haberi gelmedi mi?
İşlerinin vebalini tattılar. Onlar için acıveren bir azap vardır.

Eski inkarcıların öyküsünü duydunuz mu? Onlar, yaptıklarının cezasını kısmen çektiler. Ama asıl kıvrandıran acılar daha sonra.

Daha önce inkâr edip inkârlarından dolayı cezalandırılanların haberi size gelmedi mi? Onlar için elem dolu bir ceza vardır.

Daha önce kâfir olanların haberi size ulaşmamış mıydı! İşte onlar, yaptıklarının cezasını (dünyada) tatmışlardı. Onlar için (mahşerde de) elem verici bir azap vardır.

(Ey Kâfirler!) Sizden önce inkâr edip de inkârlarının karşılığı olarak (dünyada) helâki tadanların haberi size gelmedi mi? (Ayrıca âhirette) onlara, acıklı bir azap vardır.

GEÇMİŞTE hakikati kabule yanaşmayanların kıssasından haberin yok mu? [Onlar hakikati inkar ettiler] ve böylece yaptıklarının sonucuna katlanmak zorunda kaldılar, ⁴ [öteki dünyada da] onları bekleyen şiddetli bir azap [vardır]:

4 Bu, tarihin gösterdiği gibi, temel ahlakî hakikatleri ve dolayısıyla bütün maneviyat ve ahlak ölçülerini reddetmiş olan her toplumun veya milletin k... Devamı..

Size daha önceki kâfirlerin akıbetleri ile ilgili haberler gelmedi mi? Onlar yaptıklarının cezasını çektiler. Onları acıklı bir azap beklemektedir. 14/45, 32/26

DAHA önceden inkâra gömülüp gidenlerin haberi size gelmedi mi? Onlar da yaptıklarının kötü sonuçlarını (daha burada) tattılar; ve (ötede) onların hakkı elem verici bir azaptır.[⁵¹³⁰]

[5130] ‘Azâbın kök anlamı “mahrum bırakmak”tır (Bkz: 68:33, not 29).

(Ey müşrikler, bu uyarılardan hâlâ ibret almayacak mısınız) Sizden önce (peygamberlerini) inkâr eden ümmetlerin haberi size erişmedi mi? Onlar -dünyada- yaptıklarının cezasını tattılar, onlara -ahirette de- çetin bir azap vardır.

Da öncekafir olanların haberi size ’gelmedi mi? (Onlar), işlerinin vebalini tattılar ve onlar için acı bir azab da vardır.

Size evvelce kâfir olmuş olanların haberi gelmedi mi ki, onlar, işlerinin vebâlini tattılar ve onlar için pek acıklı bir azap vardır.

Daha önceki inkârcıların başlarına gelen olaylardan haberiniz olmadı mı? Onlar yaptıkları işlerin cezasını dünyada çektiler, âhirette de onlara gayet acı bir azap vardır.

Daha önce inkar etmiş olanların haberi size gelmedi mi? (Onlar), işlerinin vebalini taddılar ve onlar için acı bir azab da vardır.

Sizden evvel küfür idüb 'amellerin vebâlini tadanların haberi size gelmedi mi? Onlara elemli 'azâb vardır.

Sizden önce ayetleri görmezlikten gelenlerin (kafirlerin) haberi size ulaşmadı mı? Onlar ettiklerini buldular. Onların hak ettikleri acıklı bir azaptır.

Daha önceki kafirlerin haberi gelmedi mi size? Yaptıklarının cezasını tattılar. Onlar için bir de acı verici azap vardır.

Daha önceki kâfirlerin haberi size gelmedi mi? Onlar yaptıklarının cezasını tattılar. Âhirette de onlar için acı bir azap vardır.

Sizden önce küfre sapanların haberleri gelmedi mi size? Onlar, yapıp ettiklerinin vebalini tattılar. Ve onlar için korkunç bir azap vardır.

iy gelmedi mi size ħaberi anlaruñ kim kāfir oldılar ilerden pes ŧaddılar işleri vebālin? daħı anlaruñdur 'aźāb aġrıdıcı.

Gelmedi mi size ḫaberi ol kişilerüñ ki kāfir oldılar geçen zamānlar‐da? Pes daddılar işleri vebālini ve anlara ulu ‘aẕāb vardur.

(Ey Məkkə müşrikləri!) Məgər sizdən əvvəl kafir olanların (əzaba düçar edilməsi) xəbəri sizə gəlib çatmadımı? Onlar öz gördükləri işlərin cəzasını dünyada daddılar. Onları (axirətdə) şiddətli bir əzab gözləyir!

Hath not the story reached you of those who disbelieved of old and so did taste the ill effects of their conduct, and theirs will be a painful doom.

Has not the story reached you, of those who rejected Faith aforetime? So they tasted the evil result of their conduct;(5484) and they had a grievous Penalty.

5484 "The evil result of their conduct" begins to manifest itself in this very life, either in external events, or in internal restlessness and agonie... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.