18 Nisan 2024 - 9 Şevval 1445 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mâide Suresi 94. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû leyebluvennekumu(A)llâhu bişey-in mine-ssaydi tenâluhu eydîkum verimâhukum liya’lema(A)llâhu men yeḣâfuhu bilġayb(i)(c) femeni-’tedâ ba’de żâlike felehu ‘ażâbun elîm(un)

Ey inananlar, Allah, onu görmeksizin de kendisinden korkan kişiyi ayırt etmek için ellerinizin ulaşabileceği, mızraklarınızın yetişebileceği avları avlanma hususunda sizi sınayacak mutlaka. Bundan sonra kim aşırı hareket ederse ona pek acı bir azap var.

Ey iman edenler! Allah (açıkça) görünmediği halde (gaybte) Kendisinden kimin korktuğunu ortaya çıkarmak için, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği avdan bir şeyle (Hacc döneminde bunları yasaklamak suretiyle) andolsun sizi deneyecektir. Artık kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için acı bir azap (gelecektir.)

Ey iman edenler! Allah hac esnasında ellerinizin ve silahlarınızın menziline girebilen hayvanları, avlama yoluyla sizi mutlaka sınayacaktır ki, kendisini görmeden inanıp, kimin sakındığını ortaya çıkarsın. Kim bundan sonra, Allah'ın sınırlarını aşarsa, onu şiddetli bir azap beklemektedir.

Ey iman edenler, Allah elleriniz ve mızraklarınızla, kolaylıkla avlanabilecek kara avlarını, bir süre, ihramlı olduğunuz sırada yasaklamak suretiyle, mutlaka sizi de imtihan edecek. Gizlide, kimsenin görmediği yerde, gerçekten kendisinden kimin korktuğu ortaya çıksın. Kim bundan sonra aşırı gider, Allah'ın haramlarını çiğnerse, ona can yakıp inleten müthiş bir azap vardır.

bk. Kur’an-ı Kerim, 62/12.

Ey iman edenler! Allah, görmediği halde kendisinden kimin korktuğunu ortaya çıkarmak için sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşabileceği bir kısım avlarla imtihan edecektir. Kim bundan sonra sınırı aşarsa onun için acıklı bir azap vardır. [15]

15.İhramlı olduğunuz sırada Allah sizi imtihan etmek için av hayvanlarını karşınıza çıkaracaktır.

Ey iman edenler, Allah görünmezlikte (gaybte) kendisinden kimin korktuğunu ortaya çıkarmak için ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği avdan bir şeyle andolsun sizi deneyecektir. Artık kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için acı bir azab vardır.

Ey iman edenler! Allah, kendisini görmeksizin zâtından korkanları meydana çıkarmak için, ihramda iken sizleri av gibi bir şeyle imtihan edecek; (öyle ki, bol olan bu av hayvanlarına) isterseniz elleriniz de yetişebilecek, mızraklarınız da. Kim bundan sonra hududu aşıp av yaparsa, işte ona acıklı bir azap vardır.

Ey iman edenler! Elinizin ve oklarınızın kavuştuğu avdan bir miktarıyla Allah sizi deneyecektir. Ki kimin, kimse onu görmediği zaman Allah’tan korkup korkmadığı ortaya çıksın. Artık kim, Allah’ın bu yasağından sonra sınırı aşarsa, ona elem verici bir azap olacaktır.

Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir av ile dener ki, gizlide kendisinden kimin korktuğunu bilsin. Kim bundan sonra sınırı aşarsa onun için acı bir azap vardır.

Ey inanmış olanlar! Görmedikleri halde, Allah kendisinden, kimlerin korkmakta bulunduğun ayırdetmekçin, elinizin, mızraklarınızın yetiştiği avı, haccederken yasak etmekle sizi denemekledir, bundan sonra kim aşırı giderse onun için ağrıtıcı azap var

Ey inananlar! Allah, kimsenin görmediği anda bile kendisine karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanları ayırt etmek için, (hac esnasında) ellerinizin ve silahlarınızın menziline girebilen hayvanları avlanmak konusunda (yasak getirerek) elbette sizi deneyecektir. Kim bundan sonra sınırı aşarsa (emirlere uygun yaşamaz ve yasaklardan kaçınmazsa) onun için acı bir azap vardır.

Hudeybiye yılında müminler ihramlı iken çeşitli av hayvanları onların eşyaları arasına dalıverdi. Ellerini uzatsalar onları avlayabilecek kadar birbir... Devamı..

Ey mü’minler! Allâh size kollarınız ile ve mızraklarınız ile şikârları teksîr itdiği vakit sizi tecrübe idiyor, kalben kimin Allâh’dan korkdığı anlaşılmak içün yapıyor idi. Bundan sonra kim Allâh’ın kānûnuna itâ’at itmez ise ’azâb-ı elîme dûçâr olacakdır.

Ey İnananlar! Gıyabında Kendisinden, kimin korktuğunu ortaya koymak için, (ihramlıyken) elinizin ve mızraklarınızın ulaştığı avdan bir şeyle Allah and olsun ki sizi dener. Bundan sonra kim haddi aşarsa ona elem verici azab vardır.

Ey iman edenler! Andolsun, Allah sizleri, ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği av(lar) ile elbette deneyecek ki, görmediği hâlde kendisinden korkanı ayırıp meydana çıkarsın. Kim bundan (bu açıklamadan) sonra haddini tecavüz ederse, ona elem dolu bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah, görmedikleri halde kendisinden korkanları ortaya çıkarmak için ellerinizin ve mızraklarınızın yetişebileceği bir miktar av ile muhakkak ki sizleri sınayacaktır. Bundan sonra kim sınırı aşarsa onun için elem verici bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avlanma ile (onu yasak ederek) dener ki gizlide (kimsenin görmediği yerde, gerçekten) kendisinden kimin korktuğu ortaya çıksın. Kim bundan sonra sınırı aşarsa onun için acı bir azap vardır.

İnananlar, ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşacağı avlarla ALLAH sizi sınayacak ki yalnızken de kendisinden korkanları ALLAH ayırsın. Kim bundan sonra sınırı aşarsa onun için acıklı bir azap var.

Ey iman edenler! Allah sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla dener ki, gizlide kendisinden korkanları meydana çıkarsın. Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azab vardır.

Ey o bütün iyman edenler! haberiniz olsun Allah gaybda kendisinden korkanları meydana çıkarmak için muhakkak ki sizleri av gibi bir şeyle imtihan edecek, bir av bolluğu ki isteseniz elleriniz de yeteşebilecek, mızraklarınız da, kim bunun üzerine tecavüzde bulunursa işte ona elîm bir azab var

Ey îmân edenler! (Ezelî ve ebedî ilmiyle her şeyi hakkıyla bilen) Allah, kimsenin görmediği anda bile kendisinden kork (up günahlardan sakın) anları ortaya çıkarmak (ve böylece herkesi kendi ameline şahit tutmak) için, (hac esnasında) ellerinizin ve mızraklarınızın yetişeceği bir av ile elbette sizi imtihân edecektir. Kim bundan sonra aşırı gider, emirlerin dışına çıkarsa, onun için elem dolu bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah, ellerinizin ve oklarınızın ulaşabildiği bir kısım avla sizi dener. Ki görünmeyen yerde kendisine karşı gelmekten sakınanların kimler olduğunu bilmek için. Bundan sonra kim haddi aşarsa onun için elem verici bir azap vardır.

Ey îman edenler, Allah, görmeksizin kendisinden korkanları ayırd etmek için av (nev'în) den ellerinizin, mızraklarınızın erişebileceği bir şeyle, andolsun ki, sizi imtihan edecekdir. Kim bundan sonra aşırı giderse ona pek acıklı bir azâb vardır.

Ey îmân edenler! Allah, gizlide kendisinden kimin korktuğunu ortaya çıkarmakiçin, (ihramlı iken yasaklandığınız) avdan, ellerinizin ve mızraklarınızın kendisine erişebileceği (çok kolay avlayabileceğiniz) bir şeyle mutlaka sizi imtihân edecektir. Artık kim bundan sonra haddi aşarsa, o takdirde ona (çok) elemli bir azab vardır!(2)

(2)Bu imtihan, Hudeybiye’de Resûl-i Ekrem (asm) ve ashâbı, umre için ihramlı oldukları bir sırada vukū‘ bulmuştur. Öyle ki, o hâlde iken avlanması yas... Devamı..

Ey İman edenler! (Siz ihramlı iken) Allah, elleriniz ve mızraklarınızın ulaştığı av hayvanları ve koyduğu hükümlerle, Allah’ı göremediği halde, kimin daha çok kendinden korktuğunu bilmesi için sizi deniyor. Bu mesajları aldıktan sonra kim Allah’ın koyduğu sınırları aşarsa, onun için acıklı bir azap var.

Ey inananlar! Allah, ellerinizle tutacağınız, oklarınızla vurabileceğiniz bir avı yasak ederek sizi sınayacaktır, görmeden kendisinden korkanları ayırt etmek için. Artık herkim bundan sonra sınırları aşacak olursa bu gibiler için acıklı bir azap vardır.

Ey iman edenler! Siz ihramda iken Allah, görmeksizin kendisinden korkanları ayırt etmek için * ellerinizin, mızraklarınız [³] ın yetiştiği bir avı yasak etmekle Allah sizi deneyecektir. Herkim bundan sonra haddi aşarsa ona acıklı bir azap vardır.

[3] Silâhın envaı dahildir.

Ey inananlar! Andolsun ki, Allah, kimin kendisinden algılayamadığı halde korktuğunu ortaya çıkarmak için elleriniz ve mızraklarınızla gerçekleştireceğiniz bir avla sizi dener. O hâlde kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için acı veren bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah, gıyabında kendisinden kimin korktuğunu ortaya çıkarmak için ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği avdan bir şeyle şüphesiz sizi deneyecektir. Artık kim bundan sonra haddi aşarsa, onun için acıklı bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah, ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşabileceği ve kolayca avlayabileceğiniz birtakım av hayvanlarını, hac esnasında ayağınıza kadar getirerek bunlarla sizi mutlaka deneyecektir ki, Allah’tan başka hiç kimse kendisini görmediği hâldeO’na saygı duyanları böylece ortaya çıkarsın. Şu hâlde, sakın tutkularınıza yenik düşüp de Allah’ın kanunlarını çiğnemeyin, zira;
Bütün bunlardan sonra, her kim Allah’ın çizdiği sınırları aşacak olursa, onun için can yakıcı bir azap vardır!
Allah, zararı açıkça bilinen içki, kumar, cinâyet ve benzeri kötülükleri yasakladığı gibi, ilk bakışta hikmetini anlayamayacağınız birtakım emir ve yasaklarla da sizi imtihân edecektir:

Ey iman edenler!
Allah, kendisinden Gayb ile / Görmeden korkanları bilmesi için sizi, ellerinizin ve oklarınızın ulaştığı Av’dan bir takım şeylerle deniyor.
Bundan sonra kim sınırı aşarsa, onun için, acıveren bir azap vardır.

Sevgili müminler! Allah, elle ve zıpkınla avlanma konusunda sizi imtihana tabi tutacaktır. Maksadı, tenhalarda Allah için çarpan yürekleri belirlemektir. Bundan böyle, avlanırken aşırıya kaçanlar ağır cezalara çarptırılacağını bilmelidir.

Ey iman edenler! Andolsun! Allah sizleri ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği avlarla deneyecektir. Allah’ı görmediği halde Allah’tan korkanlar bu denemeyle ortaya çıkarılır. Kim Allah’ın yasalarını tanımayarak avladıklarına zulmederse onlara elem dolu azap vardır.

Ey iman edenler! Elbette Allah (hac veya umre için ihramlıyken) ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşacağı bir avlanma ile (onu yasak ederek) sizi dener. Sonunda Allah, yalnız bir durumdayken kendisinden kimin korktuğunu bil(dir)ecektir. [*] Kim bundan sonra haddi aşarsa onun için elem verici bir azap vardır.

“Yüce Allah’ın bilmesi” ifadesiyle ilgili izahımız ve ilgili ayetler için bkz. Âl-i İmrân 3:140, dipnot 11.

Ey îman edenler! Allah, sizi görmedikleri halde kendisinden korkanları meydana çıkarmak için (ihramlı iken) ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği av hayvanlarını (avlamanız) yoluyla deneyecektir. Bundan sonra kim, (Allah’ın) koyduğu sınırları aşarsa, işte ona acıklı bir azap vardır.¹

1 Hudeybiye senesi Peygamberimiz Ten’im denilen yere varınca av hayvanları, ihramlı olan Müslümanların etrafına o kadar sokulmuşlardı ki mızraklarını ... Devamı..

SİZ EY imana ermiş olanlar! Allah, [hac esnasında] ellerinizin ve silahlarınızın menziline girebilen (hayvanları) avlama yoluyla ¹¹⁰ sizi mutlaka sınayacaktır, ki insan idrakinin ötesinde olmasına rağmen kendisinden korkanları ayırd edebilsin. ¹¹¹ Bütün bunlardan sonra hakikat sınırlarını aşana gelince, onu şiddetli bir azap beklemektedir!

110 Lafzen, “sizin ellerinizin ve mızraklarınızın ulaş[abil]eceği bir av ile”.111 Bu ayet ile Kur’an, bu surenin 1. ayetinde dile getirilen hac süresi... Devamı..

Ey İman edenler! Allah, görmediği halde kendisinden korkanları açığa çıkarmak için ellerinizle ve mızraklarınızla avlayabileceğiniz yakınlıktaki av hayvanlarıyla, sizi mutlaka sınayacaktır. Artık kim bundan sonra sınırları çiğnerse onun için acıklı bir azap vardır. 5/1

SİZ ey iman edenler! Elbette Allah, ellerinizin ve silahlarınızın menziline giren avı yasaklayarak, aşkın olan zâtından yalnızken dahi korkanları belirlemek için[⁹⁸⁵] sizi sınayacak.[⁹⁸⁶] Kim bundan sonra haddi aşarsa, onun hakkı elem verici bir azaptır.

[985] Bi’l-ğayb ibaresinin bu bağlamdaki en uygun karşılığı “yalnızken”dir. Dindarlık, kişinin yalnızken yaptıklarıdır. Li-ya’leme ibaresine verdiğimi... Devamı..

Ey iman edenler, Andolsun ki Allah -kendisinden gıyâbında korkanları ayırt etmek için- sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği bir avla (onu yasak ederek) imtihan edecektir, kim bundan sonra (o hayvanlara) saldırıda bulunursa ona çetin bir azap vardır.

Ey iman edenler, Allâh sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla dener ki, gizlide kendisinden kimin korktuğunu bilsin. Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azâb vardır.

Ey imân edenler! Allah Teâlâ elbette sizi kendi ellerinizin ve mızraklarınızın erişebileceği avdan birşey ile imtihan edecektir. Tâ ki Hak Teâlâ kendisinden anil gıyab korkanları bilsin (yani onları meydana çıkarsın). Artık bundan sonra kim tecavüz ederse ona elîm bir azap vardır.

Ey iman edenler! Allah, kendisini görmeksizin, gıyabında Kendisini tazim edip haramlardan sakınanları meydana çıkarmak için sizi av nevinden bir şeyle deneyecek. Bir av bolluğu ki elleriniz de yetişebilecek, mızraklarınız da. . . Kim bundan sonra konulan hududu aşarsa işte ona gayet acı bir azap vardır. [67, 12]

Ey inananlar, Allah sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir av'la dener ki, gizlide kendisiden kimin korktuğunu bilsin (görmeden Allah'a inanıp O'ndan korkanlar ortaya çıksın, bilinsin). Kim bundan sonra saldırıda bulunursa onun için acı bir azab vardır.

Ey Mü'minler! Allâh, elinizin altına, mızraklarınızın ucuna gelen avlar ile sizi imtihân ider. (Bu imtihân) gâibde kendinden korkanın kim oldığını korkmayandan temyîz içündir. Bundan sonra sayda tecâvüz idenlere (haremde veyâ ihrâmda) elemli 'azâb vardır. [¹]

[1] 'Âm-ı Hudeybiye'de sahâbe ihrâmda iken av hayvânâtı, kondukları yere ve yükleri ve çadırları arasına o kadar çok geldiler ki isteseler onı elleriy... Devamı..

Ey inanıp güvenenler! Allah, ellerinizin ve mızraklarınızın ulaşacağı şekilde tuzağınıza düşen şeylerle[1] sizi imtihandan geçirecektir. Allah bunu, içten içe[2] kendinden korkanı bilmek için yapacaktır. Bundan sonra kim aşırı giderse onun için acıklı bir azap vardır.

[1] صيد kelimesi, yasak bir şeyi ele geçirme anlamınadır. Bu ayette gizli yerde yapılan zor bir imtihandan bahsedilmesi sebebiyle kelimeye av anlamı v... Devamı..

-Ey İman edenler! Görmediği halde, Allah'tan korkan kimseyi belirlemek için Allah sizi, ellerinizin ve oklarınızın ulaştığı avdan bir şey ile dener. Bu (uyarıdan) sonra kim sınırı aşarsa, onun için acıklı bir azap vardır.

Ey iman edenler! Görmediği halde Allah'tan korkanları ayırt etmek için, Allah sizi, elinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla sınayacak. Bundan sonra kim bu hükümleri çiğnerse, onun için acı bir azap vardır.

Ey iman sahipleri! Allah sizi, ellerinizin ve mızraklarınızın erişeceği av türünden bir şeyle mutlaka deneyecektir ki, gözün fark edemediği alanlarda O'ndan kim korkuyor bilsin. Bundan sonra azıp sınırı çiğneyen için korkunç bir azap olacaktır.

iy anlar kim [61a] įmān getürdiler! śınar sizi Tañrı neseneyile avdan irer aña elüñüz daħı süñülerüñüz tā bile Tañrı anı kim ķorķar andan görünmez iken. pes her kim ḥaddan geçe andan śoñra anuñdur 'azāb aġrıdıcı.

İy īmān getüren kişiler, ṣına[ya]caḳdur sizi Tañrı Ta‘ālā bir nesne‐y‐ile avdan ki irişe aña ellerüñüz ve süñülerüñüz, ḥattā ki bilmeg‐içün TañrıTa‘ālā özinden ḳorḳan kişileri ġayb‐ıla. Pes kim ẓulm eylese andan ṣoñra aña vardur yürekler acıdıcı ‘aẕāb.

Ey iman gətirənlər! Allah Özünü görmədən (gizlində) Ondan qorxanları ayırd etmək (xalqa bildirmək) üçün sizi (ihramda ikən) əllərinizin və mizraqlarınızın çata biləcəyi (azacıq) bir ovla imtahan edəcəkdir. Bundan sonra həddi aşanı (ov edəni) şiddətli bir əzab gözləyir!

O ye who believe! Allah will surely try you somewhat (in the matter) of the game which ye take with your hands and your spears, that Allah may know him who feareth Him in secret. Whoso transgresseth after this, for him there is a painful doom.

O ye who believe! Allah doth but make a trial of you in a little matter of game well within reach of your hands and your lances, that He may test(799) who feareth him unseen: any who transgress thereafter, will have a grievous penalty.

799 Literally, "know", Cf. 3:166 and 3:154, n. 467. Game is forbidden in the Sacred Precincts. If we deliberately break that injunction, we have no fa... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.